Call (İngilizce): Anlam Çeşitliliği, Kullanım Alanları ve Yaygın Deyimler

Giriş

“**Call İngilizce**” dilinde, öğrenilmesi ve anlam çeşitliliği bakımından en önemli fiillerden (verb) ve isimlerden (noun) biridir. Kelimenin temel anlamı “aramak” veya “çağırmak” olsa da, İngilizcede bağlamına göre onlarca farklı anlama bürünebilir. Bu çok yönlülüğü sayesinde, hem günlük konuşmalarda hem de iş İngilizcesinde sıkça kullanılır ve bu da onu İngilizce öğrenenler için kritik bir kelime yapar. İster bir telefon görüşmesini (make a call), ister bir kararı (make a call/decision) veya bir ismi (call me John) ifade etsin, “call” kelimesi İngilizce iletişimde merkezi bir rol oynar. **Call İngilizce** dilindeki yaygın kullanımı, özellikle “çağrı fiili” olarak basit hallerinin ötesine geçer ve birçok farklı phrasal verb (öbek fiil) ve deyimin içinde yer alır. Örneğin, “call off” (iptal etmek), “call on” (ziyaret etmek/talep etmek) gibi kullanımlar, kelimenin sadece temel anlamını bilmenin yeterli olmadığını gösterir. Bu geniş anlam yelpazesi, “call” kelimesini akıcı bir İngilizce konuşucusu olmak isteyenler için derinlemesine incelenmesi gereken bir konu haline getirir. Bu makale, “**call İngilizce**” kelimesinin temel anlamlarından başlayarak, fiil ve isim olarak kullanımını, en yaygın phrasal verb’lerini ve günlük hayatta sıkça karşılaşılan deyimleri detaylıca inceleyecektir. “Call” kelimesinin İngilizce dilindeki tüm kritik kullanım senaryolarını analiz edeceğiz.

I. “Call” Kelimesinin Temel Anlamları ve Kullanım Şekilleri

Fiil ve isim olarak “call” kelimesinin farklı bağlamlarda kullanımı.

1. Fiil (Verb) Olarak Kullanımı

Aramak/Telefon Etmek: En yaygın kullanımıdır. Örn: I’ll call you tonight. (Seni bu akşam arayacağım.)
İsim Vermek/Adlandırmak: Birine veya bir şeye isim vermek. Örn: They called their son Alex. (Oğullarına Alex adını verdiler.)
Çağırmak/Seslenmek: Birini yanına gelmesi için davet etmek. Örn: The doctor called the next patient. (Doktor sıradaki hastayı çağırdı.)
Karar Vermek/Yorum Yapmak: Bir durumu değerlendirmek. Örn: That’s a difficult call to make. (Bu, verilmesi zor bir karar.)

2. İsim (Noun) Olarak Kullanımı

Bir eylemin sonucu olarak **call İngilizce**:

Telefon Görüşmesi: Örn: I have to make a quick call. (Hızlı bir telefon görüşmesi yapmalıyım.)
Çağrı/Davet: Örn: There was a call for immediate action. (Hemen harekete geçilmesi için bir çağrı vardı.)
Ziyaret: Kısa süreli ziyaret anlamında. Örn: I paid a call on my grandmother. (Büyükanneme kısa bir ziyaret yaptım.)

II. “Call” İle Kurulan Önemli Öbek Fiiller (Phrasal Verbs)

Phrasal verb’ler, “call” kelimesine tamamen yeni anlamlar katar.

1. En Sık Kullanılan Phrasal Verb’ler

Call Off: Bir etkinliği, toplantıyı veya planı iptal etmek.

Örn: We had to call off the wedding due to the storm. (Fırtına yüzünden düğünü iptal etmek zorunda kaldık.)
Call Up:
1. Birini telefonla aramak.
2. Askerlik hizmeti için çağırmak (askere almak).
Örn: He was called up for military service. (Askerlik hizmeti için askere çağrıldı.)
Call On:
1. Birini kısa bir ziyarete gitmek.
2. Birinden bir şey yapmasını veya konuşmasını talep etmek.
Örn: The teacher called on a student to answer. (Öğretmen cevaplaması için bir öğrenciyi görevlendirdi.)
Call For: Bir şeyi gerektirmek veya talep etmek.

Örn: This situation calls for immediate attention. (Bu durum acil ilgi gerektiriyor.)

III. Günlük Hayatta Kullanılan Deyimler (Idioms) ve Kalıplar

**Call İngilizce** dilinde deyimlerin ve jargonun ayrılmaz bir parçasıdır.

1. Popüler Deyimler ve İfadeler

Close Call: Kıl payı atlatılan tehlikeli bir durum.

Örn: The car almost hit us; that was a close call! (Araba neredeyse bize çarpıyordu; kıl payı atlattık!)
Call It a Day: O günkü çalışmayı veya aktiviteyi bitirmeye karar vermek.

Örn: It’s 5 PM, let’s call it a day. (Saat 5, bugünkü işi bitirelim.)
Call the Shots: Kararları vermek, duruma hakim olmak, yönetmek.

Örn: She’s the boss, she calls the shots. (O patron, kararları o verir.)

2. Resmi ve İş İngilizcesi Kullanımı

Conference Call: Çok kişinin katıldığı telefon toplantısı.
Roll Call: Yoklama, isimlerin teker teker okunarak katılımın kontrol edilmesi.

Sonuç ve Öneri

Özetle, “**call İngilizce**” dilinde hem temel bir fiil hem de isim olarak çok çeşitli anlamlara sahip, dinamik bir kelimedir. Temelde “aramak” veya “çağırmak” anlamına gelse de, “call off” (iptal etmek) veya “close call” (kıl payı atlatmak) gibi öbek fiiller ve deyimler aracılığıyla anlam yelpazesi zenginleşir. Bu kelimenin doğru ve akıcı kullanımı, İngilizce iletişim becerilerinizi büyük ölçüde artıracaktır. Okuyuculara önerimiz; sadece “call İngilizce” kelimesinin temel anlamlarını ezberlemek yerine, bu makalede belirtilen phrasal verb’leri ve deyimleri bağlam içinde öğrenmeye odaklanmalarıdır. Bu sayede, gündelik konuşmalarda ve iş ortamlarında çok daha doğal ve etkili bir iletişim kurabilirsiniz. “Call” kelimesinin tüm yönlerini öğrenmek, İngilizce akıcılığınızın anahtarıdır.

“`

call ingilizce