Genelde adolesan dönemde yaşanan yeme bozukluklarının başında anoreksiya nevroza ve bulimia nevroza gelir. Bu hastalar semptomları bariz olmasına rağmen hasta olduklarını kabul etmezler ve tedavi olmaya direnç gösterirler. Hastalığın tanısı ve tedavisi geciktikçe engellenemeyen ölüme giden tablolara neden olabilir. Bu nedenle erken tanı ve tedavi çok önemlidir. Bu iki hastalık çoğu zaman halk tarafından aynı hastalıklar olarak değerlendirilseler bile hekimler için ayırıcı tanı iki hastalık arasındaki bariz farklar nedeniyle kolaydır.

ANOREKSİYA NEVROZA VE BULİMİA NEVROZA

Anoreksiya nevroza toplumda daha çok hakim olan daha kolay tanı konabilen ve daha erken farkedilen bir hastalıktır. Bu hastalar temel olarak günlük alması gereken kalorinin çok çok azını alırlar ve hızla kilo vermeye başlarlar. Bazen günde sadece bir elma ile beslenir ve bunun dışında bir şey yemezler. Genellikle vücut kitle indeksleri 17nin altındadır. Çok zayıf olmalarına rağmen aynaya baktıklarında hala kendilerini çok kilolu olarak görürler ve bu görüntü onların daha az beslenmesi için tetikleyici nedendir. Ne kadar zayıf olurlarsa olsunlar bu hastalar aynı düşünceyi devam ettirirler. Sürekli şişman olma hissi ve düşük kalori alımı çeşitli organik ve psikolojik prolemleri de beraberinde getirir. Sık sık bu hastalık baygınlık hissi, çok uyuma, karın ağrısı, vitamin eksikliğine bağlı deri döküntüsü gibi bulguları beraberinde getirir.

Bulimia nevroza nedir?

Bulumianevrosa ise toplumda daha az rastlanan ve tanısı daha geç konan bir hastalıktır. Bu hastaların anoreksiyanevrozadan temel farkı kilolarının ve vücut kitle indekslerinin normal olmasıdır. Genelde zaman zaman gelen bir aşırı yeme dürtüsü vardır. Buna karşı koyamayan hastalar abartılı miktarlarda yemek yerler. Örnek verecek olursak bu hastalar 10 kutu bisküvi, bir tencere makarna gibi normal bir insanın yiyemeyeceği miktarda yemek yerler. Yeme atakları son bulduğunda ise aşırı bir vicdan azabı duyarlar ve kendilerini kustururlar. Bu yeme ve kusma döngüsü yemek borusu ve mide yırtıklarına ve kanamalara neden olabilmektedir. Hastalar yeme atakları sonrası pişmanlık duyduğu için anoreksiyanevrosaya göre daha çok psikolojik problemlerle baş etmek zorunda kalırlar.

Hastalıkların tedavisinde erken tanının önemi

İki hastalığın da tanısının erken konması ve erken tedaviye başlanması önemlidir. Gecikmiş tanı ve tedavi önlenemez ölümlere neden olabilir. Bu semptomları kendilerinde farkeden hastalar biran önce dahiliye uzmanına başvurmalıdır.